Skip to content

Latest commit

 

History

History
119 lines (62 loc) · 10.1 KB

what-kate-saw-in-silicon-walley.md

File metadata and controls

119 lines (62 loc) · 10.1 KB

What Kate Saw in Silicon Walley

Kaynak: http://paulgraham.com/kate.html

Yazar: Paul Graham

Çeviren: Melike Toksoz

Türkçe

Ağustos 2009

Kate Courteau, Y Combinator’un ofisini tasarlayan mimardır. Geçenlerde, mimari projelerle meşgul olmadığı zamanlarda YC’yi yönetmemize yardım etmesi için onu işe almayı başardık. En başından beri YC hakkında bir çok şey duymuş olmasına rağmen son 9 ayda tam anlamıyla içine dalmıştı.

Startup dünyasında o kadar uzun süredir bulunuyordum ki benim için normal görünüyordu, ancak onun bu konudaki en büyük şaşkınlığını merak ediyordum. Bu onun listesiydi:

1. Kaç startup'un başarısız olduğu.

Kate prensipte startup’ların çok riskli olduğunu biliyordu ancak başarısızlık tehdidinin ne kadar sık olduğunu görünce şaşırdı. (Yalnızca küçük balıklar için değil kurucuları YC yemeklerinde konuşmaya gelen ünlü startup’lar için bile.)

2. Startup’ların fikirlerinin ne ölçüde değiştiği.

Her zaman olduğu gibi startup’ların yaklaşık yarısı Demo Günü’ne kadar başladıklarından önemli ölçüde farklı şeyler yapıyorlardı. Bunun için teşvik ediyoruz. Bir girişim başlatmak bilim gibidir çünkü her nereye götürürse götürsün gerçeği takip etmeniz gerekir. Dünyanın geri kalanında insanlar ne istediklerinden emin olana kadar bir şeyleri başlatmaz ve bir kez başladıklarında hatalı olsa bile başladıkları yollara sadık kalırlar.

3. Bir startup kurmak için en az ne kadar para gerektiği.

Kate’in dünyasında her şey fiziksel ve pahalıdır. Bir startup kurmak için gerekli maliyetle banyoyu zar zor yenileyebilirsin.

4. Kurucuların ne kadar kavgacı olduğu.

Bu tam anlamıyla onun kelimesi. Ona katılıyorum, ama o bundan bahsedene kadar dünyanın geri kalanının çoğunda bu kalitenin ne kadar az takdir edildiğini hiç düşünmedim. Birçok kuruluşta birine kavgacı demek bir iltifat sayılmaz.

Bu tam olarak ne anlama geliyor? Temelde savaşçının küçültülmüş halidir. Kavgacı biri aynı anda hem tehditkar hem de onursuz olabilmelidir. Bu bana birinin herhangi bir işte tam olarak olmak isteyeceği gibi geliyor. Eğer tehditkar değilsen muhtemelen yeni bir şey yapamıyorsundur, ve onur sadece bir çeşit plakettir.

5. Silikon Vadisi teknolojiye nasıl doymuş olduğu.

“Buradaki herkes sektörden gibi görünüyor.” Bu tam anlamıyla doğru değil, ancak Silikon Vadisi ve diğer yerler arasında bir kalite farkı mevcut. Sesini alçaltmalısın çünkü yan masadaki birinin hakkında konuştuğun kişileri tanıma şansı yüksek. Bunu Boston’da hiç hissetmedim. İyi haberse yan masadaki birinin size bir şekilde yardım etme şansının yüksek olması.

6. YC’deki konuşmacıların tavsiyelerinde çok tutarlı olması.

Aslında bunu ben de fark ettim. Konuşmacıların startup’lara söylediklerimizle çelişerek bizi utanç verici duruma düşüreceklerinden her zaman endişelenirim ama bu şaşırtıcı şekilde nadiren olur. Ona konuşmacıların sürekli söylediklerden hatırladığı spesifik bir şey sorduğumda şunları alıntıladı: başarının anahtarının bir şeyleri hızlı başlatmak, kullanıcıları dinlemek ve sonra yinelemek olduğunu; daima duygusal hız trenleri oldukları için startup’ların esneklik gerektirdiğini ve çoğu risk sermayedarının (venture capitalist - VCs) koyun olduğunu.

Konuşmacıların hızlı başlatmayı ve yinelemeyi ne kadar tutarlı biçimde savunduklarından çok etkilendim. 10 yıl öncesi için aykırı bir tavsiyeydi, fakat şimdi açıkça yerleşik bir uygulama.

7. Başarılı startup kurucularının ne kadar sıradan.

Silikon Vadisindeki ünlü kurucuların çoğu sokakta göz ardı edeceğiniz insanlardır. Sadece giyim tarzlarından dolayı değil. Herhangi bir enerji aurası da yansıtmazlar. “Kimseyi etkilemeye çalışmıyorlar.”

İlginç bir şekilde Kate başarılı kurucuları asla seçemeyeceğini söylerken, risk sermayedarlarını (venture capitalist – VCs) hem giyimlerinden hem de kendilerini taşıma şekillerinden tanıyabiliyordu.

8. Tavsiye isteyecekleri insanlar olmasının kurucular için önemi.

(Yemin ederim bunu ben sormadım.) Tavsiye olmadan “bir şekilde kaybolurlardı.” Neyse ki onlara yardım edecek bir sürü insan vardı. YC içerisinde YC tarafından finanse edilen diğer girişimlere yardım etme konusunda güçlü bir gelenek vardı. Ama bu fikri biz icat etmedik: bu, mecutta var olan Vadi kültürünün biraz daha yoğun bir şekli.

9. Startup'lar yalnız görevlerdir.

Mimarlar, sık sık diğer insanlarla yüzyüze etkilişim halindedir, buna karşılık teknolojiye dayalı bir startup kurulurken beraberinde, en azından çalışmak için, uzun ve kesintisiz süreler gerektirmektedir. “Bir kutunun içinde yapabilirsin.”


Bu listeyi tersine çevirerek “normal” kelimesinin tasvirini elde edebiliriz. Hedefleri önceden belirlenmiş riske girmeyen, pahalı projeler üzerinde yavaş ama uyumlu bir şekilde çalışırken birbirleriyle çok konuşan ve hiyerarşideki konumlarını yansıtmak için tavırlarını dikkatle ayarlayan insanlar tarafından doldurulur.

Bu aynı zamanda geçmişin tanımını oldukça doğruluyor. Yani startup kültürü herhangi bir alt kültürden beklediğiniz kadar farklı olmayabilir, ama önemli bir göstergedir.

Orijinal

August 2009

Kate Courteau is the architect who designed Y Combinator's office. Recently we managed to recruit her to help us run YC when she's not busy with architectural projects. Though she'd heard a lot about YC since the beginning, the last 9 months have been a total immersion.

I've been around the startup world for so long that it seems normal to me, so I was curious to hear what had surprised her most about it. This was her list:

1. How many startups fail.

Kate knew in principle that startups were very risky, but she was surprised to see how constant the threat of failure was — not just for the minnows, but even for the famous startups whose founders came to speak at YC dinners.

2. How much startups' ideas change.

As usual, by Demo Day about half the startups were doing something significantly different than they started with. We encourage that. Starting a startup is like science in that you have to follow the truth wherever it leads. In the rest of the world, people don't start things till they're sure what they want to do, and once started they tend to continue on their initial path even if it's mistaken.

3. How little money it can take to start a startup.

In Kate's world, everything is still physical and expensive. You can barely renovate a bathroom for the cost of starting a startup.

4. How scrappy founders are.

That was her actual word. I agree with her, but till she mentioned this it never occurred to me how little this quality is appreciated in most of the rest of the world. It wouldn't be a compliment in most organizations to call someone scrappy.

What does it mean, exactly? It's basically the diminutive form of belligerent. Someone who's scrappy manages to be both threatening and undignified at the same time. Which seems to me exactly what one would want to be, in any kind of work. If you're not threatening, you're probably not doing anything new, and dignity is merely a sort of plaque.

5. How tech-saturated Silicon Valley is.

"It seems like everybody here is in the industry." That isn't literally true, but there is a qualitative difference between Silicon Valley and other places. You tend to keep your voice down, because there's a good chance the person at the next table would know some of the people you're talking about. I never felt that in Boston. The good news is, there's also a good chance the person at the next table could help you in some way.

6. That the speakers at YC were so consistent in their advice.

Actually, I've noticed this too. I always worry the speakers will put us in an embarrassing position by contradicting what we tell the startups, but it happens surprisingly rarely.

When I asked her what specific things she remembered speakers always saying, she mentioned: that the way to succeed was to launch something fast, listen to users, and then iterate; that startups required resilience because they were always an emotional rollercoaster; and that most VCs were sheep.

I've been impressed by how consistently the speakers advocate launching fast and iterating. That was contrarian advice 10 years ago, but it's clearly now the established practice.

7. How casual successful startup founders are.

Most of the famous founders in Silicon Valley are people you'd overlook on the street. It's not merely that they don't dress up. They don't project any kind of aura of power either. "They're not trying to impress anyone."

Interestingly, while Kate said that she could never pick out successful founders, she could recognize VCs, both by the way they dressed and the way they carried themselves.

8. How important it is for founders to have people to ask for advice.

(I swear I didn't prompt this one.) Without advice "they'd just be sort of lost." Fortunately, there are a lot of people to help them. There's a strong tradition within YC of helping other YC-funded startups. But we didn't invent that idea: it's just a slightly more concentrated form of existing Valley culture.

9. What a solitary task startups are.

Architects are constantly interacting face to face with other people, whereas doing a technology startup, at least, tends to require long stretches of uninterrupted time to work. "You could do it in a box."


By inverting this list, we can get a portrait of the "normal" world. It's populated by people who talk a lot with one another as they work slowly but harmoniously on conservative, expensive projects whose destinations are decided in advance, and who carefully adjust their manner to reflect their position in the hierarchy.

That's also a fairly accurate description of the past. So startup culture may not merely be different in the way you'd expect any subculture to be, but a leading indicator.